Türkiye trafik kazalarında her yıl binlerce vatandaşını kaybeden bir ülke. O kadar çok kaza görüyor veya televizyonlarda izliyoruz ki her yıl bu kazalardan binlerce mağdur ortaya çıkıyor. Bu mağdurların bazıları hukuki haklarını bilirken birçoğu maalesef haklarını elde etme noktasında girişimde dahi bulunmuyor. Ülkemizde en yaygın olan kazalar araçlarla gerçekleştirilen ve otoyollarda meydana gelen trafik kazalarıdır. Trafik kazalarında, özellikle uzun yollarda yapılan araştırmalarda, gerçekleşmiş trafik kazalarında en fazla kaza sebebi olarak, “aşırı hız” belirtilmektedir.

 

Hız
Hatalı sollama
Tır vb. büyük araçların kör noktasına denk gelme
Alkol
Uykusuzluk

bu nedenler özellikle uzun yollarda trafik kaza nedenleri arasında yer alırken, şehir içlerinde ise çok farklı bir istatistik karşımıza çıkmaktadır.

 

Telefonlar Trafikte Büyük Tehlike Oluşturuyor
Özellikle büyük kentlerde yaşayan insanlar trafikte araç kullanırken, sürücülerin %90’ı telefona en az bir kez bakıyor. Bu bazen telefon bir telefon görüşmesi olurken bazen navigasyon ile ilgili bir durum, bazen de sosyal medya veya yolda video çekme gibi değişik haller ortaya çıkabilmektedir. Bundan ötürü kazaların geneli büyük şehirlerde araca yandan çarpma, arkadan öndeki araca sürtme veya yoldan çıkıp bariyere çarpma gibi durumlarla sonuçlanmaktadır. Araçlar normal hızlarında devam ederken sadece maddi hasarlı trafik kazası ortaya çıkarken hızın 70’i geçtiği durumlarda ölümlü trafik kazaları maalesef ortaya çıkmaktadır. Ölümlü kazalar yaşandıktan sonra ülkemizde hukuki hak talep etme oranı ise %45 dolaylarındadır. Yani ölen kişinin yakınları haklarını alma noktasında, ölümlere oranla yarı yarıya bir dağılım ortaya çıkarmaktadır.

 

 

Ölümlü Kazalarda Tazminat Hesaplamaları
Trafik kazaları ülkemizde en sık yaşanan kazalardandır. Ancak son dönemde yaşanan ölümlü kazalara şunları da eklemek gerekir.

Trafik kazası sonrası ölümler
Tren kazası ölüm vakaları
İş kazaları ve ölümler
Uçak kazalarında hayatını kaybedenler
Gemi kazaları ve ölümler

gibi genel olarak ülkemizde yaşanan kazaların bir tablosunu verebiliriz. Trafik kazalarında genelde araç içinde ölümler yaşanırken az da olsa trafiğin aktığı noktalarda araçların çarpması sonrası yaya ölümleri de görülmektedir. Tren kazalarında ise ölümler genelde raylarda yaşanan sorunlar veya TCDD’nin kontrollerindeki küçük hatalar sonrası trenlerin kafa kafaya çarpışması ile ortaya ölüm vakaları çıkmaktadır. Son Tekirdağ Çerkezköy kazası raylardan kaynaklı iken Ankara hızlı tren kazası ise iki trenin aynı rayda hareket etmesi sonrası çalışanların kusurlarından kaynaklı gerçekleştiği iddia edilmiştir. Bu kazalara bakıldığında hem mağduriyetler hem de yaşanan süreç açı ve arka planda maddi ve manevi kayıpları beraberinde getirmiştir. Ölümlü kazalarda tazminat alım süreci için her kazanın farklı prosedürü olduğunu söylemek mümkündür. Zira ölümlü kazalarda maddi ve manevi tazminatlar devreye girerken, asıl kayıp manevi anlamda olmaktadır. Ülkemizde tazminat süreçleri ise trafik kazalarında;

 

Çarpan kazaya sebebiyet verenden alınan tazminat
Aracın sigortasından alınan tazminat olarak ikiye ayrılır. Ayrıca araç koltuk sigortası da kişilere özellikle servis, otobüs tarzı yolculuklarda tazminat öder.
Tazminat hesaplamaları ise ölümlü kazalarda kişinin arkada kalanları üzerinde yapılan araştırmaya göre belirlenir. Ayrıca sigortaların verdiği poliçe limitleri de baz alınır. Örnek vermek gerekirse trende yolculuk yapan bir kişi kaza sonrası hayatını kaybettiğinde maddi tazminatı TCDD’ye özgü fon üzerinden ödenir. Manevi tazminatı ise yargıtayın verdiği kararlara bakılarak kişilerin arkada bıraktığı fertlerde baz alınarak bir değerlendirme yapılır. Ülkemizde ölümlü kaza sonrası hayatını kaybedenlerin yakınlarının en çok dert yandığı konu prosedürlerdir. Kaza sonrası ölüm söz konusu olduğunda adli tıp raporundan bilirkişiye ardından aile evraklarına sonrasında ölen kişinin kazanç vesaire gibi bir çok evrak ve yüzlerce prosedür aileleri zorlamaktadır. Sigortaların haklarını tam ödememesi sonrasında tahkim veya mahkeme süreçlerindeki yetersizlik her seferinde ölümlü trafik kazaları veya ölümlü tren kazalarında yada ölümlü iş kazalarında mağduriyetleri ikiye katlamaktadır. Ölümlü kazalarda tazminat hesaplamaları ve hakların alınması noktasında kişilerin bilinçlendirilmesi aynı zamanda sigortaların prosedürlerle insanları boğmaması için devletin de vatandaşlara destek olması açık bir gerçektir. Ölümlü kazalarda mahkeme süreçleri veya sigorta süreçlerinde uzman avukatlardan destek alınmasının yanı sıra toplumu bilinçlendirme çalışmalarının da yapılması şarttır. Bu konuda görüşüne başvurduğumuz İş ve Kaza avukatı Erkan Behçet Arıkan; toplumdaki en büyük sorun kanunlar noktasındaki vatandaşlarımızın yeterince bilinçlendirilmemesi ve prosedürler. Bu sorun aşıldığında insanlar kaza sonrası haklarına daha yaygın olarak kavuşacaktır dedi. Bizlerde bu görüşe katılarak bilinçli toplum ve kazaların minimize edildiği bir toplum temenni ediyoruz.

 

Kaynak: https://www.arikanavukatlik.com/olumlu-trafik-kazasi-tazminati