Gündelik hayatta olağan hale gelen evlilik, kimi zaman kısa süreler içerisinde sona ermekte, boşanma davalarının açılması söz konusu olmaktadır. Bu süreçte taraflar kimi zaman anlaşmalı boşanma prosedürünü izlemekte, kimi zaman ise taraflar için uzun yıllar sürebilen boşanma davası sürecine dahil olmak elzem hale gelmektedir.

 

Ülkemizde hemen hemen her yöre ve kültürde, evlilik başlangıcı sürecinde takı merasimi yapılmakta ve evlenen çifte maddi değere sahip eşyalar hediye edilmektedir. Evlenirken ve evlilik sürecinde takı merasiminde takılan takılar, eşler açısından genellikle bir soruna temel teşkil etmese bile, boşanma sürecinde anlaşmazlıklara sebebiyet vermektedir. Boşanma ile eşler ortak hayata son verdikleri gibi ortak hayat içerisinde kurulan ekonomik ortaklığında sonlandırılması gerekmektedir.Anlaşmalı boşanmalarda dahi çoğu kez, diğer hususlarda anlaşma zemini oluşturabilen taraflar, takılan takı ve altınların iadesi konusunda anlaşmazlığa düşmekte ve ciddi görüş ayrılıkları meydana gelmektedir. Boşanma olayının diğer unsurlarından tamamen farklılık gösteren bu husus, süreçte oldukça olumsuz sonuçlar yaratabilmektedir. Bu kapsamda boşanma sürecinde düğün takıları hususunda sorun yaşayan bireyler açısından bu noktada düğün takılarının kime ait olduğu, düğünde takılan takıların nasıl tahsil edileceği ve düğünde takılan takıların harcanması halinde ne yapılması gerektiği gibi anlaşmazlıkların giderilmesi şarttır. Bu sebeptendir ki boşanma sürecinde düğün takılarının akıbetinin hukuki boyutta incelenmesi gerekmektedir.
Evlilik birlikteliğinin sona ermesi ile ilgili hususların hüküm altına alındığı Türk Medeni Kanunu 174 üncü ve devamı hükümlerinde maddi ve manevi tazminat ile nafaka hususları detaylı olarak düzenlenmiştir. Buna karşın evlilik birliğinin kurulması esnasında elde edilen ziynet eşyalarının iadesi noktasında, meydana gelen anlaşmazlıkları bertaraf edebilecek açık bir düzenleme söz konusu değildir. Bu kapsamda özel düzenleme bulunmayan ilgili husus, genel hüküm ve ilkeler ışığında çözümlenebilecektir.

 

Düğün merasimi esnasında takılan ziynet eşyalarının, hukuki açıdan bağışlama niteliğinde olduğu doktrinde kabul edilmektedir. Bu kapsamda takılan takıların malikinin tespitinde genel hükümler kapsamında zilyetlik hükümleri ve örf ve adet hukuku hükümleri uygulama alanı bulacaktır.
Türk Borçlar Kanunu 289 uncu maddesi uyarınca, ziynet eşyasının merasim esnasında takılması elden bağışlama niteliğindedir. Söz konusu eşya, mülkiyetinin karşı tarafa geçmesi iradesi ile hediye edilmektedir.

 

Kaynak : https://hukukiblog.com/ozel-hukuk/bosanma-surecinde-dugun-takilarinin-akibeti/